Ülke gündemine baktığımız zaman şiddet olayları her geçen gün artmaya devam etmekte. TV bültenlerinde, sosyal medya sitelerinde, basılı gazetelerde çeşitli şiddet ve ölüm olayları görülmekte. Peki ülkemizde şiddet olayları neden bir hayli fazla? Şiddet olaylarının meydana gelmesinde birçok etmen bulunmakla birlikte yazı alanımızın kısıtlı olmasından kaynaklı belli başlı durumlara değineceğiz. Şiddet olayları genellikle kadına şiddet olmakla birlikte erkeğe, çocuğa, hayvanlara olmak üzere şiddet olayları ülkemizde azımsanmayacak kadar çoktur. Şiddet olaylarının artmasının temel sebeplerinden bir tanesi adalet sisteminin yozlaşmasıdır. İnsanlar, suç işledikleri zaman cezalandırılmayacağım içgüdüsü ile kendilerini suça teşvik ederler. İyi hal indirimi ve haksız tahrik indirimi ise insanlarda “İstediğim suçu işlerim nasıl olsa indirim alacağım” düşüncesine neden olmaktadır. Neredeyse her gün “fail serbest bırakıldı, şiddete uğradı şüpheli tutuksuz yargılandı” şeklinde haberler yapılmakta. Halk psikolojisinde bu durum suçu meşrulaştırmaktadır. Masum gibi görünen haberler bazen halkı suça teşvik etmektedir. Şiddet olaylarının artmasındaki önemli etmenlerden bir diğeri ise aile içinde şiddete maruz kalan çocuklardır. Çocuklar, ebeveynlerinin şiddet olaylarına seyirci kaldıklarında zihinlerinde bu durum hayatın bir rutini şeklinde kazınmaktadır. Bu ise yetişecek olan yeni nesillerin şiddete daha elverişli olmasını doğurmaktadır. Son günlerde gitgide artan şiddet, taciz, tecavüz içerikli dizi ve filmler topluma ciddi zararlar vermekte. Neredeyse her gün bu dizi ve filmler televizyonlarımızda gösterilmektedir. Biz ise çayımızı alıp sadece izliyoruz..  Peki soruyorum, dizi ve filmlerde izlediğiniz şiddet olayları ile haberlerde görmüş olduğunuz şiddet olayları aynı değil mi? Ya da bundan 15-20 sene önce izlediğiniz dizi ve filmler gösterimdeyken şiddet oranları bu denli yüksek miydi? Başta çocuklar olmakla birlikte bazen de yetişkin bireyler hayatlarının bir bölümünde dahi ünlüleri, liderleri, ailesinde saygı duyduğu bir bireyi idol olarak görür. İdolleri yanlış bir tutum sergilediğinde yaptığı her şey doğrudur içgüdüsüyle sorgulamadan benimserler. Bu yüzden toplum nezdinde kabul gören bireylerin davranışları şiddet oranlarının artmasında önemli bir etkiye sahiptir. Şiddet, taciz, tecavüz olayları haber bültenlerinde yayınlanırken şu sözlere en az bir kere rastlamışsınızdır “O da öyle giyinmeseymiş, o orada ne geziyormuş ki, olacağı buydu zaten…”  Bu söylemler bize açıkça gösteriyor ki halk şiddet olaylarını hayatın olağan bir akışı olarak görmekte. “Şiddete uğrayanlar haksızdır, şiddete uğradıysa bir sebebi vardır” şeklinde yanlış bir genel kanı oluşmaktadır. Sizce şiddet olaylarına karşı üzerimize düşen görevi yerine getiriyor muyuz?   Ömer KARAASLAN HUKUKÇU