Hakan YAMAN
Köşe Yazarı
Hakan YAMAN
 

HAYDİN AŞIYA

2020 yılının Mart ayında ülkemize giriş yapan Corona virüsünün yaşattıklarını ne çabuk unuttuk. Toplum olarak maalesef geçmişten ders çıkarmayan, geleceği yaşayan bir yapımız var. Daha düne kadar maske, mesafe, hijyen diye bas bas bağırdığımız, evlerimize hapsolduğumuz yasaklı günleri ne çabuk unuttuk. Hastanelerin yoğun bakımlarının dolduğu, sağlık çalışanlarının gece gündüz hastaları iyileştirmek için mücadele ettiği ve bizlerin alkışladığı o günleri görmemezlikten gelebilir miyiz? Virüsün bulaştığı ve ölüme götürdüğü sevdiklerimizin cenaze namazına bile katılamadığımız, binlerce kayıp verdiğimiz, mezarlıklarda yan yana defnettiğimiz yakınlarımızın acısını ne çabuk unuttuk. Bayram namazını kılamadığımız, Cumalarımızı eda edemediğimiz, sevdiklerimize sarılamadığımız, tokalaşmayı unuttuğumuz o günleri ne çabuk aklımızdan çıkardık! Bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de umutlarımızı aşıya bağladığımız, biran evvel aşının bulunup bu illetten kurtulma hayalini yaşadığımız o günleri şöyle bir hatırlayalım. Onca tedbirlere ve yasaklara rağmen baş edemediğimiz virüsü yenmenin tek yolunun aşı olduğunu bildiğimiz halde bugün aşı olmaktan kaçınanlara diyorum ki, biran evvel aşınızı olun ve hem kendinizi, hem de sevdiklerini koruyun, riske atmayın. Test sonuçlarının hala pozitif çıktığı ülkemizde yeni varyantların varlığından bahsedilirken üçüncü ve dördüncü dalganın ülkemizi yeni bir sürece götürmesine izin vermemek için herkes aşı olmalı. 1. 5 yıllık süreçte virüsün etkileri en az 10 yıl kendisini gösterecektir. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de ekonomik değerlerin alt üst olduğu, işsizliğin arttığı, esnafların zor günler geçirdiği, maliyetlerin arttığı bir dönemde yeni bir dalganın, yasakların faturası çok daha ağır olabilir. Bu nedenle toplumun % 90’nın en az iki aşı, mümkünse zaman içerisinde üçüncü aşısını olması gerekiyor. Aşı aşı diye bağırdığımız, bir doz aşıya binlerce lira vermeyi göze aldığımız o günlerden bugün ayağına kadar gelen, bedava hizmetten kaçınanların aşılarla ilgili kulaktan dolma dedikodulara itibar etmemelerini ve biran evvel aşılarını olmalarını tavsiye ediyorum.
Ekleme Tarihi: 13 Temmuz 2021 - Salı

HAYDİN AŞIYA

2020 yılının Mart ayında ülkemize giriş yapan Corona virüsünün yaşattıklarını ne çabuk unuttuk.

Toplum olarak maalesef geçmişten ders çıkarmayan, geleceği yaşayan bir yapımız var.

Daha düne kadar maske, mesafe, hijyen diye bas bas bağırdığımız, evlerimize hapsolduğumuz yasaklı günleri ne çabuk unuttuk.

Hastanelerin yoğun bakımlarının dolduğu, sağlık çalışanlarının gece gündüz hastaları iyileştirmek için mücadele ettiği ve bizlerin alkışladığı o günleri görmemezlikten gelebilir miyiz?

Virüsün bulaştığı ve ölüme götürdüğü sevdiklerimizin cenaze namazına bile katılamadığımız, binlerce kayıp verdiğimiz, mezarlıklarda yan yana defnettiğimiz yakınlarımızın acısını ne çabuk unuttuk.

Bayram namazını kılamadığımız, Cumalarımızı eda edemediğimiz, sevdiklerimize sarılamadığımız, tokalaşmayı unuttuğumuz o günleri ne çabuk aklımızdan çıkardık!

Bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de umutlarımızı aşıya bağladığımız, biran evvel aşının bulunup bu illetten kurtulma hayalini yaşadığımız o günleri şöyle bir hatırlayalım.

Onca tedbirlere ve yasaklara rağmen baş edemediğimiz virüsü yenmenin tek yolunun aşı olduğunu bildiğimiz halde bugün aşı olmaktan kaçınanlara diyorum ki, biran evvel aşınızı olun ve hem kendinizi, hem de sevdiklerini koruyun, riske atmayın.

Test sonuçlarının hala pozitif çıktığı ülkemizde yeni varyantların varlığından bahsedilirken üçüncü ve dördüncü dalganın ülkemizi yeni bir sürece götürmesine izin vermemek için herkes aşı olmalı.

1. 5 yıllık süreçte virüsün etkileri en az 10 yıl kendisini gösterecektir. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de ekonomik değerlerin alt üst olduğu, işsizliğin arttığı, esnafların zor günler geçirdiği, maliyetlerin arttığı bir dönemde yeni bir dalganın, yasakların faturası çok daha ağır olabilir. Bu nedenle toplumun % 90’nın en az iki aşı, mümkünse zaman içerisinde üçüncü aşısını olması gerekiyor.

Aşı aşı diye bağırdığımız, bir doz aşıya binlerce lira vermeyi göze aldığımız o günlerden bugün ayağına kadar gelen, bedava hizmetten kaçınanların aşılarla ilgili kulaktan dolma dedikodulara itibar etmemelerini ve biran evvel aşılarını olmalarını tavsiye ediyorum.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ispartamanset.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.