Hakan YAMAN
Köşe Yazarı
Hakan YAMAN
 

En zor Babalar günü

17 Haziran 2015 Günlerden Çarşamba....      Sabah kalktığımda 9. Cumhurbaşkanı, hemşehrimiz, büyük Devlet adamı merhum Süleyman Demirel’in vefatını büyük bir üzüntü içerisinde öğrendim.      Erkenden gazeteye gelerek Demirel’in vefatı ile ilgili bilgi toplamaya, gelişmeleri takip etmeye çalışıyor, diğer taraftan Ankara temsilcimiz Zeki Tarhan’la irtibat halinde Ankara Güniz sokaktaki gelişmeleri bize aktarmasını istiyordum.      Gazetemizde sürekli yazdığım köşemin konusu şüphesiz sayın Demirel’le ilgili duygularımı yazmak için köşemin başlığını bile atmış ve gelişmeleri takip ederek akşam saatlerinde köşemi yazacaktım!...      Bu arada gündem o kadar yoğun ki; daha önceden planlandığım  ‘Hakan Yaman'la Hayatın İçinden’ proğramının çekimi için konuğumuz sayın Em. Kurmay Albay Cemil Antalya’lı Barida otelde buluşarak çekimlerimizi tamamladım.      Saat 14.00’de başlayan ve 16.30’da biten çekimler sonrasında gazeteye dönerek yarım bıraktığım gazetemdeki haberleri tamamlamak ve köşe yazımı yazmak için kendi aracımla şehir merkezine gelirken Anne ve babamın kaldığı evdeki bakıcı ablanın telefonda  ‘Hakan yetiş baban çok kötü’ feryadı ile biranda kendimi Halıkent mahallesi Kılıçaslanlar sitesinde buldum.      Artık çok geçti. Babamız hakkın rahmetine kavuşmuştu... 112 acil’in yapabileceği hiçbir şey yoktu... Babamızı kaybetmiştik, acımız çok büyüktü.      Sabah saatlerinde Türkiye babasını kaybederken, öğleden sonra ise ben kendi babamı kaybettim ve şok üstüne şok yaşadım.      Kendimde değildim, haberi duyan eş dostun tesellisi kan ağlayan yüreğimdeki acıyı dindirmiyor, hala olayın şokunu yaşıyordum.      Türkiyenin değişik illerinde ikamet eden aile bireyleri acı haber üzerine apar topar Ispartaya geldiler. Geceyi Isparta’da geçirdik ve bir gün sonra 18 Haziran sabahı memleketin yolunu tutarak babamıza son görevimizi yapmak için yola çıktık. İkindi namazına müteakip babamızı toprağa verdik.       Allah mekanını cennet eylesin. Nur içinde yatsın, Allah Günahlarını affetsin ve bizleri cennetinde buluştursun....      934 yılında dünyaya gözlerini açan babam Ali Rıza Yaman 20 yıl Türk silahlı kuvvetlerinin mensubu olarak devlete hizmet ettikten sonra 1978 yılında emekli olarak memleketimiz Ş.kararağaç Ç.saraylar kasabasına yerleşti.6 Erkek evladının her birini okuttu, askerliğini yaptırdı ve evlendirdi.      Ömrünün son yıllarında yaşlanan vücut artık çalışamayacak noktaya geldiği için bizlerin gözetiminde Isparta Halıkent mahallesindeki evlerinde kendilerine hizmet eden bakıcılarla hayatının son günlerini yaşıyordu. 81 yılın verdiği mücadele, yorgunluk onu kaçınılmaz sona götürürken, geride kısmi felçli, bakıma muhtaç annemizi bırakarak gitti.      10 yıl önce beyin felci geçirerek sağ tarafı tutmayan annemize baston olmuş, onun acılarını paylaşmış babamızın bu ani ölümü bizleri derinden yaralamış ve üzmüştür.     Kutsal topraklara giderek hac vazifesini yerine getirenAnne ve babamızın  bizler üzerindeki emeği tartışılmaz.       Hayatın en zor yıllarını geride bırakarak bir vesile ile Uzman Çavuş olarak tek maaşla 6 kardeşin tamamını okutmak, askere göndermek ve onları evlendirmek kolay olmasa gerek. O yemedi, içmedi, giymedi ve bizler için çalıştı, çabaladı ve hayırlı evlatlar yetiştirerek gözü arkada gitmedi.      Mübarek üç aylarda kaybettiğimiz babamızın bu hayırlı ve anlamlı günlerde Cenabı Allah günahlarını affetsin, mekanını cennet eylesin.      Evet babasızlığın ne demek olduğunu ancak babası olmayanlar bilir. Babası olanlarda nolur babalarının, annelerinin, kardeşlerinin, sevdiklerinin kıymetini bilsinler...      Şu ölümlü dünyada ve şu mübarek üç aylarda kırgınlıklara, küskünlüklere yer vermeyelim. Barış, huzur ve sağlıkla yaşayalım ve Allah’a şükredelim.     21 Haziran Pazar Babalar günü...     Ben ise bu özel günü buruk ve mutsuz geçirdim. Babalar gününde babamın babalar gününü kutlayamadım. Ona sarılıp elini öpemedim. Onun hayır dualarını alamadım      Benim için en zor babalar gününün ilkini atlattım. Allah bizlere ömür verirse daha nice babalar gününde, bayramlarda ve çok özel günlerde babamızın yokluğunu hissedeceğiz...      Bu köşeden bugüne kadar birçok sevdiğim insanın ölümü sonrasında duygularımı kaleme almıştım. Bir gün babamı kaybedip onunda arkasından duygularımı yazacağımi hiç düşünmemiştim.      Babacığım seni çok özleyeceğiz.      Allah rahmetini üzerinden eksik etmesin. (amin)
Ekleme Tarihi: 22 Haziran 2015 - Pazartesi

En zor Babalar günü

17 Haziran 2015 Günlerden Çarşamba....
    
Sabah kalktığımda 9. Cumhurbaşkanı, hemşehrimiz, büyük Devlet adamı merhum Süleyman Demirel’in vefatını büyük bir üzüntü içerisinde öğrendim.
    
Erkenden gazeteye gelerek Demirel’in vefatı ile ilgili bilgi toplamaya, gelişmeleri takip etmeye çalışıyor, diğer taraftan Ankara temsilcimiz Zeki Tarhan’la irtibat halinde Ankara Güniz sokaktaki gelişmeleri bize aktarmasını istiyordum.
    
Gazetemizde sürekli yazdığım köşemin konusu şüphesiz sayın Demirel’le ilgili duygularımı yazmak için köşemin başlığını bile atmış ve gelişmeleri takip ederek akşam saatlerinde köşemi yazacaktım!...
    
Bu arada gündem o kadar yoğun ki; daha önceden planlandığım  ‘Hakan Yaman'la Hayatın İçinden’ proğramının çekimi için konuğumuz sayın Em. Kurmay Albay Cemil Antalya’lı Barida otelde buluşarak çekimlerimizi tamamladım.
    
Saat 14.00’de başlayan ve 16.30’da biten çekimler sonrasında gazeteye dönerek yarım bıraktığım gazetemdeki haberleri tamamlamak ve köşe yazımı yazmak için kendi aracımla şehir merkezine gelirken Anne ve babamın kaldığı evdeki bakıcı ablanın telefonda  ‘Hakan yetiş baban çok kötü’ feryadı ile biranda kendimi Halıkent mahallesi Kılıçaslanlar sitesinde buldum.
   
 Artık çok geçti.
Babamız hakkın rahmetine kavuşmuştu...
112 acil’in yapabileceği hiçbir şey yoktu...
Babamızı kaybetmiştik, acımız çok büyüktü.
    
Sabah saatlerinde Türkiye babasını kaybederken, öğleden sonra ise ben kendi babamı kaybettim ve şok üstüne şok yaşadım.
    
Kendimde değildim, haberi duyan eş dostun tesellisi kan ağlayan yüreğimdeki acıyı dindirmiyor, hala olayın şokunu yaşıyordum.
    
Türkiyenin değişik illerinde ikamet eden aile bireyleri acı haber üzerine apar topar Ispartaya geldiler. Geceyi Isparta’da geçirdik ve bir gün sonra 18 Haziran sabahı memleketin yolunu tutarak babamıza son görevimizi yapmak için yola çıktık. İkindi namazına müteakip babamızı toprağa verdik. 
    
Allah mekanını cennet eylesin. Nur içinde yatsın, Allah Günahlarını affetsin ve bizleri cennetinde buluştursun....
    
934 yılında dünyaya gözlerini açan babam Ali Rıza Yaman 20 yıl Türk silahlı kuvvetlerinin mensubu olarak devlete hizmet ettikten sonra 1978 yılında emekli olarak memleketimiz Ş.kararağaç Ç.saraylar kasabasına yerleşti.6 Erkek evladının her birini okuttu, askerliğini yaptırdı ve evlendirdi.
    
Ömrünün son yıllarında yaşlanan vücut artık çalışamayacak noktaya geldiği için bizlerin gözetiminde Isparta Halıkent mahallesindeki evlerinde kendilerine hizmet eden bakıcılarla hayatının son günlerini yaşıyordu.

81 yılın verdiği mücadele, yorgunluk onu kaçınılmaz sona götürürken, geride kısmi felçli, bakıma muhtaç annemizi bırakarak gitti.
    
10 yıl önce beyin felci geçirerek sağ tarafı tutmayan annemize baston olmuş, onun acılarını paylaşmış babamızın bu ani ölümü bizleri derinden yaralamış ve üzmüştür.
   
Kutsal topraklara giderek hac vazifesini yerine getirenAnne ve babamızın  bizler üzerindeki emeği tartışılmaz.       Hayatın en zor yıllarını geride bırakarak bir vesile ile Uzman Çavuş olarak tek maaşla 6 kardeşin tamamını okutmak, askere göndermek ve onları evlendirmek kolay olmasa gerek. O yemedi, içmedi, giymedi ve bizler için çalıştı, çabaladı ve hayırlı evlatlar yetiştirerek gözü arkada gitmedi.
    
Mübarek üç aylarda kaybettiğimiz babamızın bu hayırlı ve anlamlı günlerde Cenabı Allah günahlarını affetsin, mekanını cennet eylesin.
    
Evet babasızlığın ne demek olduğunu ancak babası olmayanlar bilir. Babası olanlarda nolur babalarının, annelerinin, kardeşlerinin, sevdiklerinin kıymetini bilsinler...
    
Şu ölümlü dünyada ve şu mübarek üç aylarda kırgınlıklara, küskünlüklere yer vermeyelim. Barış, huzur ve sağlıkla yaşayalım ve Allah’a şükredelim.
   
21 Haziran Pazar Babalar günü...
   
Ben ise bu özel günü buruk ve mutsuz geçirdim.
Babalar gününde babamın babalar gününü kutlayamadım. Ona sarılıp elini öpemedim. Onun hayır dualarını alamadım
    
Benim için en zor babalar gününün ilkini atlattım. Allah bizlere ömür verirse daha nice babalar gününde, bayramlarda ve çok özel günlerde babamızın yokluğunu hissedeceğiz...
    
Bu köşeden bugüne kadar birçok sevdiğim insanın ölümü sonrasında duygularımı kaleme almıştım. Bir gün babamı kaybedip onunda arkasından duygularımı yazacağımi hiç düşünmemiştim.
    
Babacığım seni çok özleyeceğiz.
    
Allah rahmetini üzerinden eksik etmesin. (amin)

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ispartamanset.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.