DÜŞÜNCELERİMİZİ YÖNETEBİLMELİYİZ

Türk Ocağı Isparta Şubesi'nin düzenlediği Ocakbaşı sohbetlerinin bu haftaki konusu, modern çağın en yaygın sorunlarından biri olan “Zihinsel Yorgunluk” oldu. Psikolog H. Hüseyin Akagündüz'ün konuşmacı olarak katıldığı ve yaklaşık iki saat süren sohbet, katılımcılar tarafından ilgiyle takip edildi.

​Görsel materyallerle desteklenen sunumunda Psikolog Akagündüz, zihinsel yorgunluğun belirtilerini, nedenlerini ve başa çıkma yöntemlerini özetledi. ​Zihinsel Yorgunluk: Bedenin Değil, Zihnin Tüketimi ​Konuşmasında Akagündüz, bazen hiçbir fiziksel aktivite yapılmasa dahi hissedilen sürekli yorgunluk, isteksizlik ve mutsuzluk halinin çoğunlukla bedenden değil, zihinden kaynaklandığını vurguladı: ​“Sürekli düşünmek, kaygılanmak ve güçlü görünmeye çalışmak insanı içten içe tüketir. Gerçek dinlenmek sadece uyumak değildir. Biraz da düşüncelerimizi yönetebilmektir. Çünkü düşüncelerimizi yönetebilmek, bedenimizi dinlendirmekten daha önemlidir.” ​Temel Nedenler ve Belirtiler ​Psikolog Akagündüz, zihin yorgunluğunun yoğun düşünme, stres ve duygusal yük nedeniyle zihinsel enerjinin tükenmesi olarak tanımladı. Mükemmeliyetçilik, aşırı sorumluluk alma, kaygı ve duyguları bastırma gibi davranışların bu durumu güçlendirdiğini belirtti. ​Akagündüz, zihinsel yorgunluğun gözden kaçırılmaması gereken muhtemel belirtilerini ise şöyle sıraladı: ​Sinirlilik ve sık sık ruh hali değişimleri ​Kendini bunalmış veya başa çıkamayacak durumda hissetme ​Duygusal tükenme veya uyuşukluk ​Artan kaygı, sürekli endişe ve bir korku hissi ​Düşük motivasyon ve eskiden keyif alınan şeylere ilginin kaybı ​Strese karşı artan hassasiyet ve eleştiriyi kabul edememe ​Sosyal izolasyon. ​"Niye Hep Benim Başıma Gelir?" Söylemi Artıyor ​Konuşmacı, günümüzde insanların kurduğu “canım çok sıkkın,” “moralim çok bozuk,” “depresyondayım” gibi ifadelerin yaygınlaşmasına dikkat çekerek, her olumsuzlukta “niye hep benim başıma gelir bunlar” diye hayıflananların sayısındaki artışın şaşırtıcı olmadığını belirtti. ​Pandemi sonrasında oluşan ortam ve medyanın her türüne vakıf olan kişilerin, uzman bilgileri olmamasına rağmen psikolojik terimleri çokça kullanmasını bu durumun bir yansıması olarak değerlendirdi. ​Olumsuzluklara odaklanmış zihinlerin (haber, dizi, siyasi yorum vb. takibi) çoğunlukla yorgunluğa meyilli olduğunu belirten Akagündüz, çoğu mutsuzluğun altında zihinsel yorgunluğun yattığını ve baş edilemeyen durumlarda mutlaka bir psikologdan uzman desteği alınması gerektiğini ekledi. ​Çözüm Önerileri ​Psikolog Akagündüz, zihin yorgunluğunu azaltmaya yardımcı olacak pratik yöntemleri ise şu başlıklar altında topladı: ​Düşünceleri düzenli olarak yazmak ​Düzenli mola vermek ve kendinize sınır koymak ​Duyguları sağlıklı bir şekilde ifade etmek ​Düzenli ve yeterli uyku düzenine sahip olmak. ​Soru, katkılar ve ikramların ardından sohbet sona erdi. ​Türk Ocağı Isparta Şube Başkanı Opr. Dr. Levent Başyiğit, konuşmacı Psikolog H. Hüseyin Akagündüz'e ve tüm katılımcılara teşekkür ederek, Ocakbaşı sohbetlerinin devam edeceğini bildirdi.