CENAZENİN ARDINDAN AĞLANIR MI?

04.06.2025 - 09:20, Güncelleme: 04.06.2025 - 10:10
 

CENAZENİN ARDINDAN AĞLANIR MI?

Sevilen birinin vefatı karşısında yaşanan üzüntü ve gözyaşı, insan olmanın doğal bir sonucudur. Dinimiz, bu doğal duygulara karşı çıkmaz; bilakis insanın hüzün ve kederini ifade etmesini anlayışla karşılar. Ancak bu sürecin bir edep ve teslimiyet içinde yaşanması gerektiğini de vurgular. Isparta İl Müftüsü Muharrem Biçer, konuya ilişkin şu açıklamalarda bulundu: “Ölüm sebebiyle bir insanın üzülmesi, hüzünlenmesi, kederli bir hâl alması normaldir. Hatta acısını açığa vurup sessizce ağlaması ve gözyaşı dökmesinde bir sakınca yoktur. Hz. Peygamber (s.a.s.) de oğlu İbrahim’in, kızının ve kızının çocuğunun vefatlarında gözlerinden yaşlar akıtarak sessizce ağlamıştır (Buhârî, Cenâiz, 32, 43 [1284, 1303]). Bunun yanında Allah’ın takdirine karşı çıkmanın ve cahiliye döneminde olduğu gibi yaka-paça yırtarak ağlamanın doğru olmadığını da beyan etmiştir. Nitekim Hz. Peygamber’in (s.a.s.) küçükken vefat eden oğlu İbrahim’in ardından “…göz ağlar, kalp üzülür, fakat Rabbimizin razı olmayacağı söz söylemeyiz” (Buhârî, Cenâiz, 43 [1303]) buyurması, bu konuda müminler için bir örneklik teşkil eder” diyerek sözlerini noktaladı. Sevdiğini kaybetmenin insani bir acı olduğu gerçeğini İslam reddetmez; aksine bu duyguların ifade edilmesini doğal karşılar. Ancak bu sürecin isyana dönüşmeden, sabır ve teslimiyetle yaşanması gerektiği vurgulanmaktadır  

Sevilen birinin vefatı karşısında yaşanan üzüntü ve gözyaşı, insan olmanın doğal bir sonucudur. Dinimiz, bu doğal duygulara karşı çıkmaz; bilakis insanın hüzün ve kederini ifade etmesini anlayışla karşılar. Ancak bu sürecin bir edep ve teslimiyet içinde yaşanması gerektiğini de vurgular. Isparta İl Müftüsü Muharrem Biçer, konuya ilişkin şu açıklamalarda bulundu:

“Ölüm sebebiyle bir insanın üzülmesi, hüzünlenmesi, kederli bir hâl alması normaldir. Hatta acısını açığa vurup sessizce ağlaması ve gözyaşı dökmesinde bir sakınca yoktur. Hz. Peygamber (s.a.s.) de oğlu İbrahim’in, kızının ve kızının çocuğunun vefatlarında gözlerinden yaşlar akıtarak sessizce ağlamıştır (Buhârî, Cenâiz, 32, 43 [1284, 1303]). Bunun yanında Allah’ın takdirine karşı çıkmanın ve cahiliye döneminde olduğu gibi yaka-paça yırtarak ağlamanın doğru olmadığını da beyan etmiştir. Nitekim Hz. Peygamber’in (s.a.s.) küçükken vefat eden oğlu İbrahim’in ardından “…göz ağlar, kalp üzülür, fakat Rabbimizin razı olmayacağı söz söylemeyiz” (Buhârî, Cenâiz, 43 [1303]) buyurması, bu konuda müminler için bir örneklik teşkil eder” diyerek sözlerini noktaladı.

Sevdiğini kaybetmenin insani bir acı olduğu gerçeğini İslam reddetmez; aksine bu duyguların ifade edilmesini doğal karşılar. Ancak bu sürecin isyana dönüşmeden, sabır ve teslimiyetle yaşanması gerektiği vurgulanmaktadır

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ispartamanset.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.