ÖZGÜR MEDYA YOKSA DEMOKRASİ YOKTUR!

ÖZEL HABER 06.12.2016 - 17:39, Güncelleme: 30.03.2022 - 17:24
 

ÖZGÜR MEDYA YOKSA DEMOKRASİ YOKTUR!

Gazeteci-yazar Hakan Yaman Türk Ocakları sohbet toplantısında konuştu.
             Türkocakları Isparta Şubesinin Aralık ayı Ocakbaşı sohbeti önceki gün akşam gerçekleşti.         "Medya ve Türkiye-Azerbaycan ilişkileri", konu başlığı ile gerçekleşen sohbetin konukları ise Isparta Manşet Gazetesinin kurucu imtiyaz sahibi, Gazeteci Hakan Yaman ile SDÜ'de Siyaset bilimi ve kamu yönetimi bölümünde yüksek lisans yapan Azeri Türk'ü Vefa Samadova oldu.   Türkocaklıların ve sdü öğrencilerinin yoğun ilgi gösterdikleri  Prof.Dr.Turan Yazgan konferans salonunda ki sohbetde ilk söz alan Gazeteci Yaman kısa bir öz geçmişini anlattıktan sonra Sohbetinin konu başlıklarını “Basın Sektörü  nereden nereye geldi ve 15 Temmuz Darbe girişiminde Medya'nın rolü” olacağını belirtti ve  özetle şöyle dedi: "Gazetecilik yapmaya başladığım 1992 yılında bugünki gibi İnternet iletişim aracları yoktu.Bu nedenle habere ulaşmak ve kamuoyu ile paylaşmak çok zaman alıyor, bizi yoruyordu. O dönemde  gazeteci olmak, en iyi daktilo  bilmek demekti. O yıllarda Medya'dan bahsedilmezdi. Zira bugün Medya'nın içine giren Televizyoncu, İnternet habercisi, Basın müşaviri, Özel radyo ve televizyon çalışanları kavramları söz konusu değildi,sadece gazetecilik'den bahsedilirdi.   Yaşı 50 civarında olanlar 12 Eylül 1980  ihtilalini hatırlarlar.Tek tv ve radyo olduğu için Darbe yapanlar buraları ele geçirdiklerinden iletişim kesilmiş, kimse bilgiye,habere ulaşamaz olmuş, darbecilerin istediği bildiriler ve haberler ortalıkta dolaşmıştı.Bu nedenle halk organize olamamış, her şeyi kabullenmişti.    Bugün ki İnternet Çağında, özel tv ve radyoların yayın yaptığı günümüzde her şey daha hızlı öğreniliyor, daha güvenli ve doğru bilgilere ulaşılabiliniyor.           Biz istersek şu anda icra ettiğimiz bu sohbet programını canlı olarak yayınlayabiliriz,bugün bu imkana sahibiz.Sosyal medya denen facebook,twitter denen özel haberleşmelerle insanlar organize olabiliyorlar, belirli bir saat ve yerde bir araya gelip direnme içine girebiliyorlar.    Yine Darbe girişiminin en sıkıntılı saatlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sağ ve ele geçirilememiş olduğunu  akıllı telefondan kendi sesi ve görüntüsü ile Türk Milletini Meydanlara sahip çıkmaya çağıran haberini özel tv da seyredebildik ve darbe girişimi bu andan sonra püskürtüldü. Bugünkü gelinen teknolojide Türkiye'nin her yanını bir ağ gibi saran güvenlik kameraları sayesinde akla gelebilecek bir çok olay, trafik kazaları, hırsızlıklar, cinayet, kaçırılma vb olaylar gizli ve faili meçhul kalmaktan kurtulmaktadır.   Evet bugün Medya'nın gücü tartışılmaz ama medya gücünü özgür kullanabiliyor mu bu tartışılır. Demokrasinin olduğu yerde özgür medya vardır.Özgür medya yoksa Demokrasi'de, İnsan hakları da, Eşitlik de, Adalet de yoktur"dedi.    Türk Ocakları Isparta şubesinin Aralık ayı sohbetlerinin ikinci konuğu ise Süleyman Demirel Üniversitesinde Yüksek Lisans yapan  Vefa Samadova oldu. Türk kızı Vefa Türkiye Azerbaycan ilişkilerini şöyle özetledi. "Azerbaycan ve Türkiye ilişkilerinin dünya'da eşi,benzeri yok.Bu sadece stratejik ortaklık olarak tanımlanamaz,ondan çok daha öte bir dost ilişkisidir ve ortak değerlere,tarihe,kültüre,dine,dile,coğrafya'ya dayalı bir kardeşliktir. Bir kader ortaklığıdır. Türkiye Azerbaycan bir Millet iki Devlet'dir.Türkiye'nin gelişmesi Azerbaycan'ın olduğu kadar Azerbaycan'ın gelişmesi de Türkiye'nin gelişmesi demektir. Azerbaycan ve Türkiye arasındaki ilişkiler uzun bir geçmişe dayanmaktadır.Azerbaycan çileli uzun bir mücadeleden sonra 1991 yılında Bağımsızlığını kazandığında ilk tanıyan ülke Türkiye oldu. Türkiye Devlet ve Hükümet Başkanlarının ilk yurt dışı gezilerini Azerbaycan'a yapmaları artık güzel bir gelenek halini almıştır.İki ülke arasında kültürel ilişkilerin gelişmesinde yapılan öğrenci değişimi,karşılıklı olarak televizyon ve radyo yayınları da önemli rol oynamıştır. İlişkilerimizin temelinde iki ülke halklarının birbirlerini kardeş bilmeleri  yatmaktadır. Azerbaycan ve Ermenistan arasında ki Dağlık Karabağ sorununda Türkiye her zaman özgüven içerisinde ve haklı tarafın Azerbaycan olduğunu savunarak hep O'nun yanında olmuş,Uluslararası ve bölgesel kuruluşlarda her daim desteklemiştir.Gazi Mustafa Kemal Atatürk 100 yıl önce Azerbaycan'ın sevinci sevincimizdir,kederi kederimizdir diyerek bugünlerde ki birlik ve beraberliğimizi işaret etmiştir"dedi. Yaklaşık 1 saat 15 dakika süren sohbetin son bölümünde soru cevap kısmında, konuklara yöneltilen sorular cevaplarını bulurken, oldukca samimi ortamda gerçekleşen etkinlik hatıra fotoğraflarının çekimi ile son buldu. Öte yandan Türk Ocaklarının 19 Aralık'ta ki Sohbet konusunun kullanımının ilk okullara kadar indiği belirtilen, toplumsal bir problem olan uyuşturucu madde bağımlılığı olacağı anons edildi.
Gazeteci-yazar Hakan Yaman Türk Ocakları sohbet toplantısında konuştu.

             Türkocakları Isparta Şubesinin Aralık ayı Ocakbaşı sohbeti önceki gün akşam gerçekleşti.         "Medya ve Türkiye-Azerbaycan ilişkileri", konu başlığı ile gerçekleşen sohbetin konukları ise Isparta Manşet Gazetesinin kurucu imtiyaz sahibi, Gazeteci Hakan Yaman ile SDÜ'de Siyaset bilimi ve kamu yönetimi bölümünde yüksek lisans yapan Azeri Türk'ü Vefa Samadova oldu.   Türkocaklıların ve sdü öğrencilerinin yoğun ilgi gösterdikleri  Prof.Dr.Turan Yazgan konferans salonunda ki sohbetde ilk söz alan Gazeteci Yaman kısa bir öz geçmişini anlattıktan sonra Sohbetinin konu başlıklarını “Basın Sektörü  nereden nereye geldi ve 15 Temmuz Darbe girişiminde Medya'nın rolü” olacağını belirtti ve  özetle şöyle dedi:

"Gazetecilik yapmaya başladığım 1992 yılında bugünki gibi İnternet iletişim aracları yoktu.Bu nedenle habere ulaşmak ve kamuoyu ile paylaşmak çok zaman alıyor, bizi yoruyordu. O dönemde  gazeteci olmak, en iyi daktilo  bilmek demekti. O yıllarda Medya'dan bahsedilmezdi. Zira bugün Medya'nın içine giren Televizyoncu, İnternet habercisi, Basın müşaviri, Özel radyo ve televizyon çalışanları kavramları söz konusu değildi,sadece gazetecilik'den bahsedilirdi.  

Yaşı 50 civarında olanlar 12 Eylül 1980  ihtilalini hatırlarlar.Tek tv ve radyo olduğu için Darbe yapanlar buraları ele geçirdiklerinden iletişim kesilmiş, kimse bilgiye,habere ulaşamaz olmuş, darbecilerin istediği bildiriler ve haberler ortalıkta dolaşmıştı.Bu nedenle halk organize olamamış, her şeyi kabullenmişti.    Bugün ki İnternet Çağında, özel tv ve radyoların yayın yaptığı günümüzde her şey daha hızlı öğreniliyor, daha güvenli ve doğru bilgilere ulaşılabiliniyor.          

Biz istersek şu anda icra ettiğimiz bu sohbet programını canlı olarak yayınlayabiliriz,bugün bu imkana sahibiz.Sosyal medya denen facebook,twitter denen özel haberleşmelerle insanlar organize olabiliyorlar, belirli bir saat ve yerde bir araya gelip direnme içine girebiliyorlar.    Yine Darbe girişiminin en sıkıntılı saatlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sağ ve ele geçirilememiş olduğunu  akıllı telefondan kendi sesi ve görüntüsü ile Türk Milletini Meydanlara sahip çıkmaya çağıran haberini özel tv da seyredebildik ve darbe girişimi bu andan sonra püskürtüldü.

Bugünkü gelinen teknolojide Türkiye'nin her yanını bir ağ gibi saran güvenlik kameraları sayesinde akla gelebilecek bir çok olay, trafik kazaları, hırsızlıklar, cinayet, kaçırılma vb olaylar gizli ve faili meçhul kalmaktan kurtulmaktadır.   Evet bugün Medya'nın gücü tartışılmaz ama medya gücünü özgür kullanabiliyor mu bu tartışılır.

Demokrasinin olduğu yerde özgür medya vardır.Özgür medya yoksa Demokrasi'de, İnsan hakları da, Eşitlik de, Adalet de yoktur"dedi.    Türk Ocakları Isparta şubesinin Aralık ayı sohbetlerinin ikinci konuğu ise Süleyman Demirel Üniversitesinde Yüksek Lisans yapan  Vefa Samadova oldu. Türk kızı Vefa Türkiye Azerbaycan ilişkilerini şöyle özetledi. "Azerbaycan ve Türkiye ilişkilerinin dünya'da eşi,benzeri yok.Bu sadece stratejik ortaklık olarak tanımlanamaz,ondan çok daha öte bir dost ilişkisidir ve ortak değerlere,tarihe,kültüre,dine,dile,coğrafya'ya dayalı bir kardeşliktir.

Bir kader ortaklığıdır. Türkiye Azerbaycan bir Millet iki Devlet'dir.Türkiye'nin gelişmesi Azerbaycan'ın olduğu kadar Azerbaycan'ın gelişmesi de Türkiye'nin gelişmesi demektir. Azerbaycan ve Türkiye arasındaki ilişkiler uzun bir geçmişe dayanmaktadır.Azerbaycan çileli uzun bir mücadeleden sonra 1991 yılında Bağımsızlığını kazandığında ilk tanıyan ülke Türkiye oldu.

Türkiye Devlet ve Hükümet Başkanlarının ilk yurt dışı gezilerini Azerbaycan'a yapmaları artık güzel bir gelenek halini almıştır.İki ülke arasında kültürel ilişkilerin gelişmesinde yapılan öğrenci değişimi,karşılıklı olarak televizyon ve radyo yayınları da önemli rol oynamıştır. İlişkilerimizin temelinde iki ülke halklarının birbirlerini kardeş bilmeleri  yatmaktadır.

Azerbaycan ve Ermenistan arasında ki Dağlık Karabağ sorununda Türkiye her zaman özgüven içerisinde ve haklı tarafın Azerbaycan olduğunu savunarak hep O'nun yanında olmuş,Uluslararası ve bölgesel kuruluşlarda her daim desteklemiştir.Gazi Mustafa Kemal Atatürk 100 yıl önce Azerbaycan'ın sevinci sevincimizdir,kederi kederimizdir diyerek bugünlerde ki birlik ve beraberliğimizi işaret etmiştir"dedi. Yaklaşık 1 saat 15 dakika süren sohbetin son bölümünde soru cevap kısmında, konuklara yöneltilen sorular cevaplarını bulurken, oldukca samimi ortamda gerçekleşen etkinlik hatıra fotoğraflarının çekimi ile son buldu. Öte yandan Türk Ocaklarının 19 Aralık'ta ki Sohbet konusunun kullanımının ilk okullara kadar indiği belirtilen, toplumsal bir problem olan uyuşturucu madde bağımlılığı olacağı anons edildi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ispartamanset.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.